AK Parti, yaklaşan bayram kutlamaları için düzenleyeceği bayramlaşma programını resmen açıkladı. Her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilen bu program, partinin üst düzey yöneticileri, milletvekilleri ve teşkilat mensuplarının bir araya geldiği önemli bir organizasyon olarak öne çıkıyor. Ancak bu yıl dikkat çeken bir detay var: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) bu etkinliğe davet edilmedi. Davet edilmeyen muhalefet partisi, bu durumun sebeplerini sorgularken, AK Parti'den gelen açıklamalar merak konusu oldu. İşte bayramlaşma programının detayları ve CHP'nin davet edilmeme nedenleri.
AK Parti, her yıl olduğu gibi bu yıl da bayramlaşma programını büyük bir heyecanla duyurdu. Etkinlik, parti genel merkezinde 20 Temmuz 2023 tarihinde gerçekleştirilecek. Programa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı bekleniyor. Ayrıca, partinin yüksek düzey yönetici ve teşkilat üyelerinin yanı sıra, milletvekilleri de etkinlikte yer alacak. Bayramlaşma programı, AK Parti'nin birlik ve beraberliğini pekiştirecek bir platform olarak tasarlanıyor. Davetli listesinde yer alan isimlerin çoğunluğu partinin önemli figürlerinden oluşurken, farklı şehirlerden gelen teşkilat mensupları da toplantıda bulunacak. Bu yılki programın teması olarak "Birlikte Güçlü Türkiye" belirlenmiş durumda.
CHP'nin bayramlaşma programına davet edilmemesi, kamuoyunda farklı tepkilere yol açtı. Partinin öncüsü Kemal Kılıçdaroğlu, “Bayram herkesin bayramı; burada bir ayrımcılık var” diyerek durumu eleştirdi. Genel anlamda, CHP'nin Türkiye'nin büyük bir kesimini temsil eden bir muhalefet partisi olarak önemli bir rol oynadığını belirten siyaset uzmanları, bu tür uygulamaların demokrasinin gereklilikleriyle çeliştiğine dikkat çekti. AK Parti cephesi ise, bu programın yalnızca kendi parti üyeleri arasında gerçekleştirileceğini, farklı partilerle yapılan bayramlaşmaların ayrı bir şekilde ele alınacağını belirtti. Ayrıca, partinin bayram kutlamalarının kimlerle yapılacağını kendi takdirinde olduğunu vurguladı.
Bir başka önemli mesele ise, ayrımcılıkla suçlanan bu tutumun siyasi sonuçları olabilir. Uzmanlar, bu tür kararların, özellikle seçim öncesi iktidar ve muhalefet arasında gerginliği artırabileceğini ifade ederek, bu durumun halkın gözünde nasıl bir algı yaratacağını sorguluyor. Düşünce yapısının, siyasi temsilcilerin karşılıklı iletişimi ve dayanışması üzerinden şekillendiği unutmamalıyız. Bayramların, yapılandırıcı sosyal etkileşimler sağladığı göz önüne alındığında, farklı siyasi görüşlerin bir araya gelmesi de toplumdaki kutuplaşmayı azaltacak bir adım olabilirdi.
Öte yandan, yıllardır süregelen siyasetteki kutuplaşma, toplumda da endişe verici bir şekilde yayılıyor. İnsanlar, siyasi kimlikleri nedeniyle sosyal hayatta ayrışmaya başlarken, bayramlar gibi özel günlerde bir araya gelmelerinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. CHP'nin bu etkinliğe davet edilmemesi, yalnızca bir partinin dışlanması olarak değil, genel anlamda siyasi kutuplaşmanın bir başka ayağı olarak kabul ediliyor. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar ve tartışmalar da durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor ve bu konudaki kamuoyunun nasıl tepkiler vereceği merakla bekleniyor.
Sonuç olarak, Türkiye'deki siyasi iklimin ne denli değişken olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu. Bayramlaşma gibi toplumsal birlikteliği artırması beklenen bir etkinliğin bu denli tartışmalı hale gelmesi, ilerleyen günlerde siyasi arenadaki gelişmeleri daha da ilginç kılabilir. Herkesin ortak paydası olan bayram kutlamalarının, ayrışma platformuna dönüşmemesi gerektiği konusunda fikir birliği sağlanırken, partiler arası bu tür uygulamaların, toplumda kalıcı etkilere yol açabileceği düşünülüyor.